Ana Tanriça her zaman bir tezat sembolü oldu; korumaci ve iyi kalpli ya da dehset verici. Kimileri onu kurtarici ve özgürlestirici ilan ederken kimileriyse dehset verici ve korkunç buluyordu. Ana olarak anilsa da bir çocukla birlikte görüldügü pek nadirdir. Ilk olarak MÖ I. yüzyilin baslarinda Frigya'da ortaya çiksa da, kültü Yunan ve Roma dönemlerini de kapsayan yüzyillar boyunca farkli kitalara yayilir. Kült doruk noktasina Catullus, Vergilius gibi pek çok sair ve düsünürün toplum üzerinde etkili oldugu Roma Imparatorlugu döneminde ulasir. Bu kitap Frigya'da Matar Kubileya, eski Yunan'da Kybele ve Roma'da Magna Mater olarak anilan Ana Tanriça kültüyle ilgili yapilan ilk kapsamli çalisma olmanin yani sira, hâlâ devam eden bu kültle ilgili tartismalara da yer veriyor. Lynn E. Roller, tarihöncesinden Roma Imparatorlugu dönemine kadarki edebi, tarihsel ve arkeolojik bilgileri analiz edip bize sunuyor. Roller, tanriça ugruna yapilan törenleri ve bu külte inananlara ne ifade ettigini de göz ardi etmeden Ana kültünün dogusu, yayilisi ve geçirdigi degisimi ayrintili bir sekilde aktariyor. Roller Ana Tanriça kültünün görüldügü Frigya, Yunan ve Roma dünyasi gibi farkli çevrelerin de çerçevesini basarili bir sekilde çiziyor. Bu kitap Klasik Dönemle ilgilenenlerin, arkeologlarin, antik tarih çalisanlarin, din tarihçilerinin ve Akdeniz cografyasina hâkim olan Ana Tanriça'ya ilgi duyan herkesin okumasi gereken bir kaynaktir. "Ana Tanriçanin Izinde özellikle benimsedigi arkeolojik bakis açisiyla antik dinler tarihi bilgilerimize müthis bir katkida bulunuyor. Hem antik dinler hem de arkeoloji konusunun önde gelen uzmanlarindan biri olan Lynn Roller en güç sorulari bile nasil aydinlatacagini iyi biliyor." -Philippe Borgeaud, Cenevre Üniversitesi, Antik Dinler Tarihi Profesörü, Dinler Tarihinde Baslangiçlar kitabinin yazari-(Tanitim Bülteninden)