Içinde yasadigimiz dönemin en can sikici sorunlarindan biri “gerçek”e dair algimizin birileri tarafindan degistirildigine iliskin sezgimizdir. Ancak alginin gerçeklerle degil yanilsamalar olusturularak yoktan var edilmesi, degistirilmesi, baska gerçeklerle özdeslestirilmesi, esasinda çok da yeni bir pratik degildir. Yeni olan, eski adi halkla iliskiler, iletisim yönetimi, tanitim, reklam gibi birbirine çok yakin ancak birbirinden farkli uygulamalarin birbirine entegre ve daha görünmez, daha kurnazca yollari kesfetmesiyle birlikte ustalikla uygulanmasidir. Psikolojiye ait bir kavram olan “algi”nin “algi yönetimi” haline gelmesi günümüzde olumsuz yan anlamlar içermektedir. Magaralarin duvarlarina gerçek olamayacak yaratiklar ve tanri-krallar çizen ilk insanlar hatirlanacak olursa, büyülü bir gerçeklik yaratmak da insanin tarihi kadar eskidir. Ancak duyani, inanani, takip edeni, kesin inançliyi yolundan çeviremeyecek bu illüzyonun “nasil yaratildigi”na dair hikâyeler, örnekler bu kitaptaki her arastirmacinin merakini ve ilgisini farkli sekillerde çekmistir. Bu kitap okuyucuya ele alinan konulari tarihsel bir siralama içinde sunmaya özen göstererek tarih, iletisim, ekonomi, çeviri-bilim gibi sosyal bilimlerin farkli disiplinlerinden, kendilerinden önceki literatürde bulunmayan orijinal örnekler sunmayi vaat etmektedir.
Menü
Sepete Ekle
