Telekız patriyarkanın ve politik bir gücün karşısında, “rıza”
denen şeyin nasıl aşınabileceğini anlatan cesur bir roman.
Fransa’da küçük bir kent ve burada oluşan tuhaf bir üçgen:
en tepede Laura, yirmi yaşında, terk ettiği memleketine
dönmüş, evsiz ve parasız; bir yanda babası Max Le Corre,
ünlü boksör ve ringde olmadığı zamanlarda belediye
başkanının şoförü; karşı köşede parlak siyasetçi, deneyimli
belediye başkanı Quentin Le Bars… Bir gün Max, kendince
masumane, kızı için belediye başkanından yardım ister:
Laura’nın kalacak bir yere ihtiyacı vardır. İşte o andan
sonra işler çığırından çıkar. Şimdi Laura, iki polis
memurunun önünde, onların ikna olmaz ve şüpheci
tavırlarının karşında yılmayarak, bir şikâyet dilekçesi
yazdırmaktadır.
Tanguy Viel karanlık ve gerilimli atmosferler yaratmadaki
maharetini bir kez daha gösteriyor.
“Temel gücünü üslubundan alan bir romanı övmek zor iştir.
‘İşte Tanguy Viel, mükemmel!’ demek istersiniz. Çünkü Viel
üslubu diye bir şey var, tüm büyük yazarlar gibi.”
Mohammed Aïssaoui