1000 TL Üzeri Kitap Alışverişlerinizde Kargo Bedava. Stoktaki Ürünler Aynı Gün Kargoya Verilir
Menü
Giriş
Şifremi Unuttum
Sepetim
Stokta Miktarı 0
%20
194,00 TL
155,20 TL
Sepete Ekle
Hemen Al
Postmodern sanat anlayışı, neyin sanat olup neyin olmadığı konusunda bir süredir hararetli bir tartışmaya ve kafa karışıklığına yol açıyor. Günümüzde sanat ve sanat eseri piyasa, moda, milyon dolarlar, pazarlama, marka gibi kelimelerle birlikte anılıyor. Bunlara eşlik eden puslu havada, sezilen ama bir türlü adı koyulamayan bir şey var. Tanınmış sanat eleştirmeni Donald Kuspit'in kitabı işte tam da bu ifade edilemeyen şey üzerine. Son derece bayağı, iz bırakmayan, sığ postmodern çalışmalarla dolu bir sergi salonunda izleyicinin hissettiği sıkıntının ardındaki gerçek: Bunlar sanat eseri değil, bu yüzden de gerçek sanatın hissettirdiklerini hissettiremezler. Bu tür eserleri tanımlamak için Alan Kaprow'un "postsanat" terimini kullanan ve postmodern sanatın aslında sanatın sonu anlamına geldiğini, çünkü estetiğin itibarını kaybettiğini öne süren Kuspit, tinsel değerlere inanan sanatçı tipinin yerini nasıl pazarın taleplerine göbekten bağlı postsanatçı tipinin aldığını anlatıyor. Marcel Duchamp ve Barnett Newman'ın çalışmalarını ve kuramsal fikirlerini titizlikle değerlendirerek, sanattaki bu değer kaybının modern sanatın entropik karakterinden ayrılamayacağına dikkat çekiyor, varılan noktayı estetik karşıtı postmodern sanat olarak nitelendiriyor. Yirminci yüzyıl boyunca sanatın katettiği yol üzerine keskin gözlemler içeren kitap, görsel sanatların halihazırdaki çıkmazlarını gösterdiği gibi, bu sıkışmanın taşıdığı imkânlara da işaret ediyor.
Son İncelenenler
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.