“... arkadaşlık, aşkın diğer adıdır, sımsıcak ve tehlikeli bir birlikte yürüyüştür, sevmek bir kumardır ama sonsuza kadardır, demek ki şimdidir...”
Krems’te Bükülü Zaman Claudio Magris’in yoğun, görkemli ve üslup açısından mükemmel beş hikâyesine yer veriyor. Pusuya yatmış bir melankoli içindeki kültürlü beş yaşlı adamın acı verici deneyimlerine odaklanıyor. Zaman da yaşlılık gibi bu kitabın kahramanlarından biri. Düşünceleri büyüteç altına alan ve zamanın kartlarını karıştıran belleğin sessiz nefesi, Einstein’ın görelilik teorisi ve “bükülü zaman”a kur yapıyor gibi görünüyor.
“Bir yıl, Dünya’nın Güneş etrafında dönmesi için gereken zaman anlamına gelir ve bir gün Dünya’nın kendi etrafında dönmesi için gereken zaman dilimidir, ama ne Dünya ne de Güneş yokken yıllar ve günler ne anlama geliyordu, var olmayan o yıllarda ne var olabilirdi ve ne meydana gelebilirdi? Her halükârda, yıllar içinde savaşlar başladı ve bitti – nerede bitti? Yara izleri hâlâ oradalar; bedende kazınan dövmeler gibi, dünyanın ve her birimizin derisinin altında yanmaya devam ediyorlar. Dünya haritası pürüzsüzdür, el onun çok renkli ve kaygan yüzeyini okşar, suların maviliğinin ve uzak adaların altında her şey bir kanama ve çürümeden ibarettir.”
“Günümüzün en büyük yazarlarından biri...”