BİZ DE YARIN GÜLERİZ
“Salonun kapısından, L koltuğumda yatan adama bakarken
pırıl pırıl bir taş sekti göğsümde, ta uzaklara kadar, kalbimdi
belki de bilmiyorum.”
Özgür Çırak, Biz De Yarın Güleriz’de kendilerinin, kendi
zamanlarının farkında olan, o zamanın şimdi değilse bile bir
gün mutlaka geleceğine inanan insanların öykülerini
anlatıyor. Ama kibirli, “en özel benim” ateşiyle yanıp
kavrulan bir farkındalık ya da köksüz bir iyimserlik değil bu.
Etraftaki toz dumanın geçiciliğini, anların ve duyguların
kalıcılığını özümsemiş bir farkındalık.
Bazen bir perdenin tedirgin eden aralıklığında, bazen ikili
ilişkiler arasındaki iplerin kopma noktasına geldiği o
tedirginlikte, bazen bir nesneyle kurulan tutkulu bir bağda
kendini gösteren insanlık halleri…